İslamiyet ve Eşcinseller
Yazının başlığına takılıp da “İslamiyet ve eşcinsellik” konusunu irdelemeye kalkışacağım düşünülmesin. Kuşkusuz ne ilgi alanıma ne de bilgi alanıma girer bu konu… Dinsellik ve cinsellik konusunda; “ibadet de, kabahat de gizlidir, yalnızca kişiyi ilgilendirir” diyenlerdenim… Öyleyse bu başlık niyedir diye sorulup, sorgulanacak olursa; “Eşcinselleri öldürmek caizdir” (*) diye buyurmuş İngiltere’de yaşayan fanatik İslamcı lider ki o Hint asıllı Müslüman Anjem Choudary… Ve sonra da demiş ki; “Bir erkek, bir erkeği sevebilir. Bir insan bir eşeği de sevebilir. Ama bunu ileri götürürse ve bu dört şahitle kanıtlanırsa taşlanarak öldürülmesi caizdir”… İşte Hintli fanatik İslamcı ve de potansiyel katliamcı Choudary’nin bu sözleri bana AHMEDİNECAD’ın sözlerini anımsattı…
Eylül 2007’de Birleşmiş Milletler’in KÜRESEL ISINMA gündemiyle bir araya geldiği toplantıya katılmak için gittiği Amerika’da söylediği “İran’da eşcinsel yok” sözlerini… Ve işte ben de o günlerde yazmıştım bu dizelerimi; demokrasi ve insan hakları kavramlarına İslamiyet açısından yaklaşan, yaklaşırken de gelecekte pek çok canları yakacak olan gidişe ve bu gidişe hız vermek için “bilerek ya da bilmeyerek” çaba gösterenlere bir gönderme olsun diye... Çünkü Hintli fanatiğin sözleri nedeniyle kaygılarım depreşti yine…
“Ahmedinecad Amerika’da; 25 Eylül 2007”
Komşuda pişer, bize de düşer diye bekleye, bekleye
Arasıra da tekleye, tekleye, çok yakında gireceğiz şeriatla gerdeğe…
İran İslam Cumhuriyeti, ihraç ettikçe rejim, biz gibi sınır komşusuna,
Bundan böyle pek kolay olmayacak geçim GÜLİSTAN’da…
Neyse dönelim konumuza;
Bugünlerde gözümüz kulağımız Amerika’da,
Tüm ülkelerinkiyle birlikte GÜLİSTAN’ın Baş nazırı da orada…
24 Eylül 2007 için,
Birleşmiş Milletler’de gündem belirlenmiş; KÜRESEL ISINMA
Ayrıca Kolombiya Üniversitesi’nde Ahmedinecad’ı aşağılayıp, ısırma…
Birleşmiş Milletler toplanacak diye yola düşen Şeriatın Şahı
Pers’in Hükümdarı; konuk olmuş özgür ve demokrat Amerika’ya
Bakar mısınız adamdaki fiyakaya ?...
- İran’da homoseksüel yok, kadınlar da özgür !...(**)
Birleşmiş Milletler’de ne konuşmuşlar ?...
Doğa’nın dengesini bozup, nasıl da kokuşmuşlar ?...
İkiyüzlü yalancı gözleriyle, birbirlerini suçlarcasına nasıl da bakışmışlar ?...
Biraz da ileri geri itişip, kakışmışlar;
Hepsi bir yana, Ahmedinecad’daki bu ne cesur açıklama ?...
- İran’da homoseksüel yok, kadınlar da özgür…
Ne yorum, ne de sorulacak bir sorum yok, yalnızca kıssadan hisse;
Demek ki komşusu İran gibi olduğunda GÜLİSTAN
Homoseksüeller giyemeyecekler ipekten fistan
Önce onlar gidecekler okkanın altına
Kurulacak darağacı; Taksim Meydanı’na…
Kadınlar da özgür bırakılacaklar;
Ya kırk katır, ya kırk satır
Ya da dişiliğini küstür, kıstır
Üstlen yeni kimliğinle; ya kölesin, ya cariye
Yoksa kelleni teslim edersin yeniçeriye…
Bu durumda; sordular mı GÜLİSTAN’ın cumhur başına,
O da yanıt verecektir, Ahmedinecad gibi fiyakayla:
- Bizde homoseksüel yok, kadınlar da özgür…
Şu yerel seçim öncesi; sardı sancısı… 29 Mart 2009 günü; seçmen ulusun bireyi olmaktan geri dönüp, ümmetçiliği mi seçecek, yoksa yeniden usunu başına mı devşirecek ?...
Kuşkusuz yerel seçimler ülkenin yazgısını birdenbire değiştirmez; ama kurtarılmış bölgeler, ele geçirilmiş kaleler… Bir gün bakmışsınız ki mızrakların ucuna geçirilmiş aydınlığı savunan kelleler…
Selma Erdal; Bursa
(*) Eşcinselleri öldürmek caizdir:
(**) İran’da eşcinsel yok: